Dağ ve Yayla Faaliyetleri

Erciyes Dağı Kış Faaliyeti – 3900 Metre

2022 ve 2023 yılları içinde gerçekleştirdiğim Köroğlu, Barla, Kızlarsivrisi, Dedegöl, Alaca (Aladağlar), Ağrı Dağı, Hasan Dağı tırmanışları ve kazandırdığı tecrübe, kış dağcılığı deneyimleme arzu ve merakımı hayli artırmıştı. Böyle bir fırsat çıkarsa, Köroğlu dağlarına yaptığım gibi cahilce değil, eğitimsiz olsam da doğru ekipmanlarla gidilmesi gerektiğini kanaat getirdim.

Avrupa’nın ünlü outdoor ürün satış sitesi Trekkinn’den malzeme toparladım. Direk Türkiye’ye sipariş etmek hayli maliyetli olacağından Avrupa’da yaşayan arkadaşlarıma yönlendirdim. Aile ziyareti için memlekete geldiklerinde getirdiler, sağ olsunlar (Eston Aslıcan ve Atakan. Gözlerinizden öperim).  Tamamını Türkiye’den alacak olsam 1020 € ödemem gereken ürünlere, bu yöntemle 550 €’ya sahip oldum.

Daha önce beraber çalıştığım veyahut sosyal faaliyetlerde tanıştığım arkadaşlarımın %70’nin artık Avrupa’nın farklı bölgelerinde ikamet ediyor olmaları ayrı bir başlık konusu! Komşuların işe yaramazları memlekete doluşurken bizim kalbur üstü zihinlerimiz sürekli göç ediyor.  Hal böyle olmaya devam ederse bu göç ivme kazanarak devam edecek.

Sosyal ve siyasi mesajımızı da verdikten sonra faaliyetimize devam edelim.

Ekipmanlarımın gelmesinden kısa süre sonra İslam’dan Erciyes kış tırmanış faaliyeti için teklif geldi. Aynı teklif Tunahan’a da yapılmıştı ve kendisi ile haberleşip kabul ettik. Toplamda 8 kişi olacağız ve 2 araba gideceğiz. Tarih ve ulaşım konusunda İslam ile anlaştıktan sonra faaliyet vakti gelinceye kadar bir çok defa istişare yapıldı.

Serdar, Özlem, Tunahan ve ben olmak üzere 4 kişi Tunahan’ın aracı ile gitme kararı aldık. Planlanan tarih geldiğinde gece vakti Sakarya’dan yola çıktık.

Kayseri sınırlarında Erciyes karşıladı bizi..

Şehir merkezinde kahvaltımızı yaptık ve alışverişlerimizi tamamladık. Erciyes Dağı bir kayak merkezi olduğundan kalabalık olacağını tahmin ediyordum. Fakat teleferik bölgesine vardığımda gördüğüm kalabalık rahatsız ediciydi. Bir ara ”ekip umarım vaz geçer” diye içimden geçirmedim değil.

Bu noktadan sonra plan şöyle. O müthiş kalabalıkta saatler sürecek sırayı bekleyip, teleferik ve telesiyej için bilet alacağız. 2800 metrede bulunan kamp ulaşacak ve kamp kuracağız.

Bilet alma çilesini Tunahan halletmesiyle teleferik sırasına girdik. Çok uzun kuyruk olmasına rağmen nispeten daha hızlı binebildik. Ardından Telesiyej ile 2800metre irtifaya yaklaştık.

Bu faaliyette değerli kardeşim Serdar ile partneriz. Bu gibi zorlu faaliyetlerde çadırı 2 kişi paylaşmak işleri oldukça kolaylaştırdığı gibi mental güçte katıyor.

Yaklaşık 2850 metre irtifada bulunan kamp alanına ulaştık ve çadırları kurduk. Hava gayet güzel ve sıcaklık rahatsız etmeyecek seviyede tatlı soğuktu. Böyle devam ederse son derece konforlu ve kolay bir faaliyet olacak diye geçirdim içimden. Gece yaşayacaklarımdan habersiz !

Saat 02:20 gibi uyandık. Yüzler hafif gülüyor olsa da hayatımın en zor gecelerinden biriydi. Ekipman seçimi ve hatalı kullanımdan ötürü gece boyu çok üşüdüm. Büyük üşüdüm. Öyle üşüdüm ki zihnim burada olmanın gerekliliğini, dağcılığı yapmaktan ve devam etmekten emin olup olmadığı sorguladı gece boyu. Ailem, köyüm, evim, yatağım, çalışma arkadaşlarım, şehirdeki yaşamamım… Bunlara yeniden ulaşabilmek çok uzaktı ! Faaliyetin başlaması ve güneş doğumu sonrası senaryolarla zihnimi ikna etmeye ve rahatlatmaya çabaladım.

Hazırlıklarımızı tamamlayıp çadırdan çıktık ve yola düştü, amatör ve azimli 8 insan.

O gece zirve planı yapan başka bir grup.

Hava sıcaklığı (tahmin ediyorum) -5 ila 0 arasındaydı. Yer yer çok sıcaklıyor, yer yer esen rüzgarla üşüyordum. Eğim ve yumuşak zeminin birleşiminden oluşan şartlar insanları zorluyordu.

Ben Cuma sabah işe gitmek için uyandım. O gece yola çıktık ve yol boyu uyuduğum söylenemez. Çadırda da neredeyse sıfır uyku. 40 saate yaklaşan uykusuzluk, gece boyu yaşadıklarım, zemin ve eğimle birlikte beni de hayli zorladı. Fakat dolunay ile birlikte ortam o kadar eşsizdi ki ! Bunu fotoğraflara sığdırmak imkansız.

Sabaha karşı 3:00 gibi başlayan faaliyetimizin henüz ilk saatlerinde olmamıza rağmen beklenmedik şekilde zorlandım. Oysa rota pekte zor değildi. Uykusuzluğun etkisi olsa gerek. Bu sırada sık sık arkamı yoklayıp gün doğumuna dair bir ışık aradım ufukta. 6:20’de çektiğim bu fotoğrafta beklediğim emareyi gördüğümde hayli rahatladım.

Saat 7:00’a geldiğinde gün tamamen ışımış ve bizde mola verip kazma, krampon bağlamamız gereken konuma ulaştık. İnternetten satın aldığım ve faaliyet öncesi hiç denemediğim Petzl Vasak (FL) marka kramponumu ilk kez bağladım. Kramponun maksimum uyum numarası 46 olduğundan ayakkabıyı güç bela geçirdim. Eee profesyonel bir dağcı böyle riskleri almayı oldukça sever !

Zirve faaliyetine bizden önce başlayan abilerimiz sayesinde rota boyunca iz açmamıza gerek kalmadı. İşleri güçleri rast gitsin…

Gece boyu hayallerini kurduğum gün doğumu tam anlamıyla gerçekleşirken kardeşim Serdar ile bolca fotoğraf çekilip grubun arkasından mini teknik tırmanışımıza başladık.

İslam kardeşimin kartpostallık fotoğrafı. Kendimi övmüş olacağım, fakat yapıyorum bu sporu !

Eğitimin bir anda 60°’lere varmasıyla hızla irtifa kazanmaya başladık. Havada tek bulut yoktu ve güneş var gücüyle yeryüzünü ısıtıyor olsa da, gece yola çıktığım kıyafeti inceltmem gerekmedi. İslam kardeşimle grubun arkasından, ilk kez kazma ve kramponlarımızı kullanarak tırmanıyor olmanın verdiği hazzı birbirimize uzun süre anlattık.

Bizden önce faaliyete başlayıp iz açan o muhterem insanları iniş sırasında bu şekilde görüntüledim. Keyifleri hayli yerinde ve tam yol ileri inişlerini gerçekleştiriyorlardı. Dönüşte bizde deneyebilirdik !

Sırayla,  Özleto, Tunahan, Hüseyin abi, Serdar.

Faaliyetin 7.  saatine ulaştığımız anlarda tüm koşullar harikulade seviyedeydi. Hava şartları, ekibin performans uyumu, zemin ve eğim, bir bütün olarak dağlarda yapılacak bir faaliyetin hazını en üst seviyeye ulaştırdı. Sabah yaşadığım o zorluktan eser kalmamış, daha yüksek eğitimde devam ettiğimiz şeytan rotasında saatlerce devam edecek kudreti damarlarımdaki asil kanda hissediyordum.

Fotoğraftaki konuma ulaştığımızda yüksek eğitim sona erdi. Biraz dinlenip Hasan dağı, Aladağlar ve Bolkar dağlarını görebildiğim manzarayı doyasıya seyredip bol bol fotoğrafladım. Konumun bir adı vardır muhtemelen fakat İslam’a yada Hüseyin abiye sormak gelmedi aklıma. Buradan sonra zirveye 1o dakikalık bir mesafe vardı.

 

Şeytan Rotası

Saat 10:40’ı gösterdiğinde tüm ekip zirveye ulaştı. Ben fotoğraf çekmekle meşgul olduğumdan 5 dakika rötar yaptım. 3900 metre irtifaya sahip Erciyes Dağı zirvesi, seyir zevki oldukça yüksek zirvelerden biri. Dağcılık serüvenimde o güne kadar yaptığım hazzı en yüksek faaliyet olarak geçiyordu aklımdan o an.

Serdar Korkmaz – Şubat 2024 Erciyes Dağı Zirvesi, Kuzey Yönü
Serdar Korkmaz – Şubat 2024 Erciyes Dağı Zirvesi, Güney Yönü

İslamcım zirveden sıkılmış olacak ki kısa süre içinde dönüş için ciğarasını yaktı, eldivenlerini giyinip yola düştü eşi Hüsna  birlikte.

Faaliyet partnerim ve kardeşim Serdar ile zirve hatırası fotoğrafı çekip en son biz ayrıldık. Kısa süre sonra Serdar’ın da gerisinde kalıp delirmişçe fotoğraf çektim. Gözle gördüğüm her açı o kadar güzeldi ki, aynı kareden defalarca kayıt ettim.

Tırmanış esnasında gördüğüm ve feyz aldığım dağcı arkadaşların stilinde inişe geçme vakti. Fotoğrafta rota üzerinde kimse görünmüyor. Tüm ekibin bu derece gerisi kaldım. Hızlıca yetişeceğimi düşünerek kendimi aşağıya saldım. Risk teşkil edebilecek hıza ulaşmama izin vermeden, tırmanışı 3 saat süren rotanın bu kısmının inişini toto üzerinde 15 dakika da tamamlayarak ekibe ulaştım.

Sabaha karşı 3’de başladığımız zirve faaliyetini öğleden sonra 1 civarında tamamladık. Sabaha karşı hissetmediğimiz zorlu hislerin yerini, fiziksel yorgunluğun yanı sıra başarmanın ve sebat etmenin hazzına bıraktı. Yarım saatlik huzur dolu dinlenme vaktinin ardından kampı toplayıp iniş için harekete geçtik.

Aşağı inerken telesiyejin bizi almayacağına dair endişemiz vardı. Endişemiz karşılık bulmuş olsa faaliyetin tadı kaçardı tahmin ediyorum. Yorgunluğun üstüne tüm yükle aşağı inmek  yıpratıcı olurdu. Telesiyej görüş alanımıza girdiğinde birilerinin indiğini görünce Serdar’ın derin nefes aldığını Erciyes duydu. 🙂

Erciyes öncesi Decathlon’a gidip üzerimdeki askıları aldım. Faaliyet boyunca büyük konfor getirdi. Daha önce defalarca şikayetlendiğim bel açılması hiç yaşanmadı. Giyim bütünlüğüm bozulmadığından faaliyete pozitif etki yarattı.

Şeytan rotası adını verdikleri rotayı, Serdar’ın arz-ı endam ettiği fotoğraf üzerinde işaretleyerek paylaşıyorum. Aynı zamanda Strava GPS kaydı da aşağıya ekliyorum.

Şubat ayında gerçekleştirip Ağustos ayında hatırata dönüştürdüğüm Erciyes kış faaliyetini,  zihnimde yeniden canlandırdım. Değerli anıların yaşandığı, tecrübelerin biriktiği, partner ve ekiple uyumun sağlandığı, sınırların tespit edilip zorlandığı ve başarmanın verdiği eşsiz hissiyatın tadıldığı enfes bir faaliyet olarak hem mental hem dijital hatıratımda yerini almış oldu.

Selamlar

Ağustos 2024

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir